Antalya Aspendos Ören Yeri
MÖ 5-4. yüzyıl Aspendos paraları üzerinde kentin adı “Estvediya” olarak görülür ve Side gibi kendi adına sikke basan bir şehirdir. Attika-Delos Deniz Birliği’ne üye olan Aspendos’un ismi MÖ 468 yılında o zamanlar ulaşım imkânı sağlayan ve Aspendos önünde bulunan (Eurymedon) Köprüçay Irmağı üzerinden gelen Pers donanmasının Atinalı Kimon’a yenilmesiyle öne çıkmıştır. MÖ 333’te İskender, Aspendos elçilerini kabul etmiş ve Pers kralına ödedikleri vergiyi kendine vermek şartıyla şehre dokunmamıştır. Ancak Sillyon’u kuşatırken Aspendosluların verdikleri sözden caymaları üzerine Büyük İskender Sillyon kuşatmasından vaz geçmiş, Aspendos üzerine yürümüş onlar da sözlerinde duracaklarını söyleyip şehirlerinin yıkılmasını önlemişlerdir. Ancak İskender şartları ağırlaştırmış; yıllık 100 altın talent vergi, 4000 at ve şehirde bir Makedon garnizonu bulundurmak şartı koyarak Aspendosluları cezalandırmıştır. İskender’in ölümüyle kent Helenistik krallıkların eline geçmiş MÖ 133’te diğer kentler gibi Roma’ya bağlanmış, Roma egemenliği sırasında 2. ve 3. yüzyılda büyük gelişme göstermiştir. Aspendos’ta bugün görülen yapıların çoğu Roma Dönemi’nden kalmadır. MS 7. yüzyılda Arap akınlarından büyük ölçüde etkilenen Aspendos 12. yüzyılda yöreye gelen Selçuklular tarafından alınmış ve tiyatronun bir kısmı saray olarak kullanılmıştır.
TİYATROSU VE SUYOLLARI ANITSALDIR
Akdeniz’e açılan Köprüçay’ın sunduğu ulaşım olanaklarından fazlasıyla yararlanmış olan kentteki tiyatro ve suyolları anıtsaldır. Kuzeydeki dağlardan şehre su getiren 1 km uzunluğundaki su kemerler dizisi olağanüstü bir mühendislik becerisi ortaya koyar ve eski çağlardan günümüze kalan nadir örneklerdendir. Aspendos Tiyatrosu gerek mimari özellikleri gerekse iyi koruna gelmişliği ile Roma Devri tiyatrolarının günümüzdeki en seçkin temsilcilerindendir. Tanrılara ve devrin imparatorlarına adanan yapı, Roma tiyatro mimarisinin ve yapım tekniğinin son çizgilerini sergiler. Devrinin görkemli yapılarından olan tiyatro yaklaşık 15 bin kişi kapasitesindedir. Tiyatronun yaslandığı, yer yer sur duvarları ile çevrili tepenin üzerinde ise agora, bazilika, anıtsal çeşme, meclis binası, anıtsal tak, cadde ve Helenistik tapınak yer almaktadır.
There is no event in this Museum
All Events